top of page

GS Taraftarı olmaktan utanç duyduğum gün.

Güncelleme tarihi: 1 May 2022

Create a blog post subtitle that summarizes your post in a few short, punchy sentences and entices your audience to continue reading.





Welcome to your blog post. Use this space to connect with your readers and potential customers in a way that’s current and interesting. Think of it as an ongoing conversation where you can share updates about business, trends, news, and more.


“Do you have a design in mind for your blog? Whether you prefer a trendy postcard look or you’re going for a more editorial style blog - there’s a stunning layout for everyone.”

20 MAYIS 2007

Maalesef bir Galatasaray taraftarıyım. 19 Mayıs günü, bir Atatürk’ü anma Gençlik ve Spor Bayramı günü, Galatasaray’ın sahasında oynanan ve Atatürk’ün Cumhuriyeti emanet ettiği sözde taraftarların stadı doldurarak ve ağzından salyalar akarak oynatmadığı bu maçı TV dan da olsa görmek ve izlemek zorunda kalmak, inanın ki yobazların şeriatı geri getirme çabalarına üzüldüğüm kadar beni üzdü.

Altı üstü bir futbol maçı, % 98 inin (Bir araştırma sonuç raporundan alınmıştır) GS taraftarı olmalarının kökeninde ne bir semt oturanı, ne bir GS lisesi veya Üniversitesi mezunu olmak gibi hiçbir temeli olmayan (Olsa bile bir şey değişmez ama) sadece basit bir rastlantı veya bir arkadaş veya aile büyüğünün de o takıma sempati duyuyor olması dışında nedeni olmayan on binlerin, “onlar da ilk yarı bizim futbolculara aynısını yaptı biz de misliyle cevap verdik” gibi sığ bir görüşün arkasına sığınarak yaptıkları terbiyesizlik, küstahlık ve ağır tahrik, sonuçta milli servetin parçası olan türbinlere verdikleri maddi zarar ama bundan daha vahimi Türk Sporuna verdikleri zarar, hiçbir mazeret ile açıklanamayacak kadar düşündürücü, çirkin ve acil önlem alınmasını gerekli kılacak mahiyettedir.

Günümüzde aşırı milliyetçiliklerin bile birbirine karşı beslemediği ve duymadığı düşmanlığın ötesinde bir düşmanlığı yaratacak kadar bu gençleri salgınlaştıran etki nedir?

Toplum Sosyologlarına büyük iş düştüğü kanısındayım.

Gurupları ve insanları liderler yönetir. Dolayısıyla bu yaşları 16–22 arasında yoğunlaşmış olan gurupları yöneten liderler, bu olayların meydana gelmesindeki en büyük sorumluluğu taşıyan kişiler değil midir? Adnan Polatlar, Aziz Yıldırımlar, Yıldırım Demirören’ler, daha niceleri ülkeyi ve gençlerini ne hale getirdiğinizi görmüyor musunuz? Göremiyor musunuz? Sizin milyonların yürüyüşlerle Cumhuriyet Mitinglerinde protesto ettiği AKP Yönetiminden ne farkınız var o zaman.

Spor yazarı diye geçinen düşüncesiz ve sığ amigolar. Turgay Şerenler, Vedat Oktarlar, Ömer Üründüler,………….. Sizler onlarca sözde yazar. Sizin misyonunuz taraftarı olduğunuz takımların ve yöneticilerinin ipe sapa gelmez ve toplumu geren açıklamalarını ne pahasına olursa olsun savunmak ve yapılan çirkinliklerin üzerini örtbas etmek midir? Bu kulüplerden çıkarınız olsa bile bu çıkar sizleri gerçeklerden bu denli uzaklaştırabilmekte midir?

Kendi taraftarınız yaptığında sus pus, karşı takım taraftarı yapınca şahin kesiliyorsunuz. Yok mudur tarafsız olacak, olabilecek spor yazarı. Bu ülke sizlere mecbur mudur? Neden hakemliği bırakmış yazarlara bu görevleri vermek varken, ille de bir takımla özdeşleşmiş eski futbolcular yazı yazar. Bunlar gazeteci değildir, pedagoji bilmezler, psikolojiden anlamazlar, ama 70 milyona hitap etmeye çalışırlar. Sizlere o spor köşelerini teslim eden gazete sahipleri, Genel Yayın Yönetmenleri sizlerin amigoluğunun taraftarı ne hale getirdiğini göre göre sizlere hala yazma şansını nasıl verebilmektedir? Bu ne sorumsuzluktur.

Takımlarını “Cumhuriyet” ilan edenler, “burası…… Buradan çıkış yok” gibi tezahüratlara müsaade edenler, “Ali Sami Yen Cehennemine hoş geldiniz” gibi pankartlara onay verenler. Lütfen derhal görevlerinizi bırakınız.

Gelişmekte ve kalkınmakta olan ülkelerde insanlara istedikleri değil belli bir politika dâhilinde eğitim verilmesi gerekmez mi? Nedir bu futbol hastalığı? Bu ülkenin Atatürk gençliğinin atletizm sporlarına, basketbola, voleybola, tenise, jimnastiğe, güreşe, hentbola v.b. gibi daha başka nice güzel sporlara yöneltilmesi imkânı varken nedir bu futbol hastalığı ve fanatizmi?

70 Milyonluk ülkenin doğru dürüst spor başarısı yok. Başarı gösterenler de çoğunlukla devşirmeler.

Nerede hükümetler? Nerede Spor Bakanlıkları? Nerede devlet politikası?

Bağımsız Federasyon var, ama kararlarını takan yok. Tahkim var ama dinleyen yok. Tabii olmaz Başbakanı, Bakanları, Genel Kurmay başkanının tarafsız görüntüler çizmeleri gerekirken, tuttukları kulübün maçlarında ve ortalığı geren beyanatları fütursuzca veren bu başkanlarla birlikte görünmelerinin bu holiganizm deki etkilerini yadsımak mümkün mü?

Bir gün çok büyük bir katliam yaşanmadan, zaten siyaseten ayrılmış ve kutuplaşmış vatandaşlarımız bir de bu anlamsız ve hiçbir gayeye hizmet etmeyecek kulüpçülük nedeniyle birbirine girmeden tüm Devlet adamlarımıza ve gençlerimize bir çağrı yapmak istiyorum. Çünkü Kulüp başkanlarından bir şey yapacakları konusunda hiçbir ümidim kalmadı. Durumu daha fazla kargaşaya sevk etmesinler ve sadece sussunlar. O na bile razıyım.

Türkiye’nin geleceğini emanet edeceği gençler böyle yetişmez yetiştirilemez. Futbol dışında onlarca spor dalı vardır. Ülkeyi ve insanlarını doğru yönlendiriniz.

Sayın Genelkurmay Başkanı, Başbakan ve Bakanlarımız, tarafsız olmasanız bile hiç olmazsa taraf görülmeyiniz. Sadece ve sadece menfaatleri dışında ya da egolarını tatmin dışında bir şey düşünmeyen bu kulüp başkanlarına makamlarınızı açarken dikkatli olunuz, hele hele stadyumlarda onların yanında görülmeyiniz.

Gençlik ve Spor bakanlığı, tarafsızlığı ve federasyonu bir kenara bırakıp bu işe derhal ve acilen el atınız.

Yarın çok geç olabilir.

Atatürk’ün ülkenin geleceği gördüğü, Sevgili Gençler.

Bu gün ister o kulübü ister bu kulübü tutuyor olun, bu takım tutmanızın ve fanatizmin gerçek ve izah edilebilir bir nedeni var mıdır? Tabii ki yoktur. Sporla olan tek ilginiz stadyuma gidip futbol seyretmenin ötesine geçmedikçe, sizler birkaç amigonun söylediğini bilinçsizce, bir koyun sürüsü gibi yapmakla hem kendinize hem de ülkeye büyük zarar vermektesiniz.

Sizlerin yapması gereken öncelikle ilgi duyduğunuz sporları fiilen yapmak olmalıdır. Takım tutmak tabii ki olacaktır. Ama dozunda ve eğlenmek için. Birbirimizin gözünü oymak için değil?

Esen kalınız.

Comments


© 2023 by TheHours. Proudly created with Wix.com

© 2023 by TheHours. Proudly created with Wix.com

© 2023 by TheHours. Proudly created with Wix.com

© 2023 by TheHours. Proudly created with Wix.com

© 2023 by TheHours. Proudly created with Wix.com

© 2023 by TheHours. Proudly created with Wix.com

bottom of page