Halkımızın %61’inin Eğitim Seviyesi Düşük
- mehmetasal
- 2 Şub
- 2 dakikada okunur
BU BİLGİYİ AVRUPA İSTATİSTİK KURUMU DA DOĞRULADI..
Yaklaşık 4 yıl önce, Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) verilerine dayanarak, “2020 yılı itibarıyla Türkiye’nin genel eğitim seviyesi” konulu bir yazı yazmıştım.
O dönemde, toplam nüfusun %37’sinin lise ve üzeri eğitim almış olduğunu, %63’ünün ise ya ortaokul düzeyinde ya da okuma yazma bilmeyen bir kesimden oluştuğunu gözlemlemiştim. Bu durumu değerlendirirken, “Bizi kim yönetiyor?” sorusuna da şu şekilde cevap vermiştim:
“%63’lük eğitimsiz, hatta cahil denebilecek seviyedeki halkın belirlediği iktidarların, kalan %37’nin vereceği oyla değişmeyeceğini söylemek çok zor değil.”
Bu yazımda, mevcut eğitim sistemini, “Kalitesiz, çoğulcu sözde demokratik sistem” olarak tanımlamıştım. Bazı köşe yazarları da bu çalışmamı referans alarak, halkın eğitim seviyesinin yükselmediği sürece katılımcı demokrasiden umutlu olunamayacağına dikkat çekmişlerdi.

Aradan geçen 4 yılın ardından, 2025 yılında olası erken seçimlerinin gündeme gelmesiyle, bu konuyu tekrar incelemeyi uygun buldum. Acaba o dönemde fazla karamsar bir tablo mu çizmiştim? Eğitimde bir ilerleme kaydedildi mi? Yoksa durum daha da mı kötüleşti?
Türkiye’nin nüfusu arttı ve eğitim sistemi de devam etti. Ancak sistemin içerik ve kalite bakımından ne kadar değişim gösterdiğini görmek için TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) verilerini inceledim. 4 yıl önce kullandığım kriterlerle yeniden araştırma yaptım. Ne yazık ki, veriler yine iç açıcı değildi.
2021 yılına ait eğitim verilerini aşağıda bulabilirsiniz:
• Okuma yazma bilmeyen: 1.917.705
• Okuma yazma bilip okul bitirmeyen: 7.641.467
• İlkokul mezunu: 17.187.494
• Ortaokul veya dengi meslek okulu mezunu: 13.943.095
• İlköğretim mezunu (8 yıllık): 5.133.591
• Lise veya dengi meslek okulu mezunu: 17.132.775
• Yüksekokul veya fakülte mezunu: 11.779.263
• Yüksek lisans ve üzeri: 1.667.176
• Bilinmeyen: 1.041.899
Toplam Nüfus: 77.444.465
Lise ve Üstü Eğitimli Nüfus: %39 (30.578.614)
Eğitimsiz veya Cahillik Düzeyinde Nüfus: %61 (46.865.851)
Verilere göre, Türkiye’de nüfusun %61’i hâlâ eğitim açısından yetersiz bir durumda. Bu durum, ülkemizi yönetecek iktidarların seçiminde büyük bir etkiye sahip. 4 yıl öncesindeki tablo çok farklı değil. Eğitimde önemli bir ilerleme kaydedilmediği sürece, toplumun çoğunluğunun eğitim seviyesinin düşük olması, katılımcı demokrasiyi ve sistemin sağlıklı işlemesini engelleyecektir.
Eğitim sistemi, sadece okul binalarının inşasıyla iyileştirilemez. Sistemi geliştirmek için okul çevrelerinin spor ve sanat alanlarıyla donatılması, öğretmenlerin yeterliliklerinin artırılması ve daha etkili eğitim yöntemlerinin benimsenmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, mevcut durumdan çok daha kötüye gitmesi muhtemeldir.
Avrupa’daki Durum:
Eurostat’ın 17 Ağustos 2024’te yayımladığı rapora göre, https://tr.euronews.com/next/2024/08/17/turkiye-dusuk-egitimli-nufus-oraninda-avrupada-ilk-sirada
Türkiye, düşük eğitimli nüfus oranında Avrupa’nın en yüksek seviyesine sahip ülke oldu.
Verilere göre Türkiye’de düşük eğitimli nüfus oranı %61,8’e kadar çıkmış durumda. Bu oran, Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında çok daha yüksek. Eğitim seviyesi üç kategoriye ayrılıyor: "Düşük Seviye" (okul öncesi, ilköğretim ve alt ortaöğretim), "Orta Seviye" (lise ve lise sonrası eğitim) ve "Yüksek Seviye" (yükseköğretim).
Eğitimdeki Gerileme ve Gelecek Perspektifi:
Sanayi devrimlerinin çok gerisinde kalmış, yapay zeka (AI) gibi teknolojik gelişmeleri kaçıran ve üretim ile bilimde hala kopyacılığı esas alan bir toplumda, eğitim sisteminin sadece ezber ve sınav odaklı olmasının getirdiği sonuçlar, bu kadarla sınırlı kalmaktadır. Gençlerin sanatsal ve fikri yeteneklerinin geliştirilmesi yerine sadece sınav başarısı ölçülen bir sistem, uzun vadede ülkenin geleceğini ciddi şekilde tehdit etmektedir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin eğitim seviyesi ve eğitim sisteminin kalitesi üzerinde ciddi bir reforma ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sistemde köklü değişiklikler yapılmadan, ne eğitimde ne de toplumda gerçek bir ilerleme sağlanabilir.
MEHMET ASAL, K12 Okulları Yönetim ve İşletme Danışmanı
Comments