BİR BELEDİYE BAŞKANI NEDEN CUMHURBAŞKANI OLMAMALI!
- mehmetasal
- 4 Mar 2023
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 1 Ağu 2023

Öncelikle şunu belirteyim. Bugüne kadar olmuş mu? EVET Peki gerçekten olabilmiş mi? HAYIR
O nedenle bana neden olmasın var ya! Olmuş ya! Demeyin. Siz de çok iyi biliyorsunuz ki Olamamış.
İkincisi: Hem Ankara hem de İstanbul Belediye Başkanlarımızı GÖREVLERİNDE çok başarılı buluyor, seviyor ve her ikisine de saygı duyuyorum. Ama Yerel Yönetim görevlerinde.
Gelelim asıl konuya. Okuyanları sıkmamak için çok kısa ve özet yazacağım.
Anayasamızın 8nci maddesine göre:
Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir.
Cumhurbaşkanı, Devlet başkanı sıfatıyla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milletinin birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını temin eder.
Ülkenin iç ve dış siyaseti hakkında Meclise mesaj verir.
Kanunların, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün tümünün veya belirli hükümlerinin Anayasaya şekil veya esas bakımından aykırı oldukları gerekçesiyle Anayasa Mahkemesinde iptal davası açar.
Üst kademe kamu yöneticilerini atar, görevlerine son verir ve bunların atanmalarına ilişkin usul ve esasları Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenler.
Türkiye Cumhuriyeti’ne gönderilecek yabancı devlet temsilcilerini kabul eder.
Milletlerarası antlaşmaları onaylar ve yayımlar.
Milli güvenlik politikalarını belirler ve gerekli tedbirleri alır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanlığını temsil eder. Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar verir.
Şimdi soruyorum sizlere:
Türkiye; 185 dünya ülkesi içinde nüfus itibarıyla 16’ncı, toprak büyüklüğü itibarıyla 32’nci ve ekonomik gücü itibarıyla 23’üncü sırada (Bir ara 17.inciliğe kadar yükselse de) olan bir dünya devletidir. Kısacası, bir G 20 ülkesidir. Türkiye, jeopolitik ve jeostratejik mevkii itibarıyla;
Dünyanın en önemli doğal gaz ve petrol rezervlerine ve emperyal güçlerin gözünü diktiği Orta Doğu ve Hazar Havzası,
Önemli deniz ulaştırma yollarının kavşağı durumunda bulunan Akdeniz Havzası,
Tarihte her zaman önemini sürdürmüş olan Karadeniz Havzası ve Türk Boğazları,
SSCB ve Yugoslavya’nın dağılması sonucu yapısal değişikliklere uğrayan Balkanlar,
Etnik çatışmalar yanında, zengin tabiî kaynaklara sahip Kafkasya ve bunun daha ötesinde Orta Asya’nın oluşturduğu coğrafyanın merkezinde etkili bir konumda bulunmaktadır.
Çin’den başlayarak Anadolu ve Akdeniz aracılığı ile Avrupa’ya kadar uzanan ve dünyaca ünlü Tarihi İpek yolu üzerinde merkezi bir konumdadır.
Büyükşehir Belediye Başkanlığında henüz bir dönemi bile (5 sene) tamamlamamış, Milli Güvenlik Siyaseti, Ordunun kullanılması, Uluslararası ilişkiler, NATO, AB, Rusya ve ABD ile sorunlar, Ekonomi Yönetimi, yabancı dil hakimiyeti, dünya siyasi tarihi, Türk İnkılap tarihi, vb. gibi pek çok konuda yeterliliği hiç bilinmeyen, sadece ilçe yerel yönetiminde belli başarıları olan kişilerin, 85 Milyon Nüfusa sahip, jeopolitik olarak dünyanın en önemli bir konumunda, kuzeyinde Dünyanın en güçlü ülkelerinden biriyle komşu, 8 sınırdaş ülkesinin tamamının kendisinden farklı alfabelere sahip, birçoğunun farklı dinlere ve laiklik anlayışına sahip olduğu bir coğrafyada bulunan ülkemizi yönetebilmesi, geleceğe taşıması, ihtilafları sonlandırması, böyle bir ülkede başkanlık yapabilecek yeterliliğe sahip olabilmesi ne kadar mümkündür? Üstelik de Cumhuriyetin 100ncü yılında.
Bazı belediye başkanları, yerel düzeyde gösterdikleri başarıları ve halkın takdirini kazanmış olabilirler. Bu, güven ve destek kazanmalarına yardımcı olabilir. Ancak, cumhurbaşkanlığı makamı, ülke genelinde çok daha geniş ve karmaşık sorunlarla karşı karşıya gelmeyi gerektiren bir görevdir. Bu nedenle, başarılı bir cumhurbaşkanı olmak için ulusal düzeyde liderlik deneyimi, politika bilgisi ve diplomasi becerileri gibi özellikler de önemlidir.
SONUÇ: Seçilebilecek aday elbette önemlidir ama asıl sorun sadece seçilmek değil SEÇİLEBİLMEK + YÖNETEBİLMEK olmalıdır.
Her iki Belediye Başkanının da bugüne kadar çıkarak çok açık ve seçik bir dille;
BİZ CUMHURBAŞKANI OLMAK İSTEMİYORUZ. OLMAYACAĞIZ..
Dememiş olmaları da çok manidar değil mi?
Comments